Türkiye’nin Deniz Koruma Alanları UNESCO Bünyesinde Kayıtlı
Türkiye’nin yeni Deniz Koruma Alanları (DKA), Birleşmiş Milletler (BM) Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) bünyesindeki Hükûmetlerarası Oşinografi Komisyonu’na (IOC) kaydettirilen haritaya işlendi. Yunanistan, temmuz ayı sonunda biri İyon Denizi’nde ve diğeri Güney Ege’de olmak üzere iki farklı alanda deniz parkı ilanını duyurmuştu. Dışişleri Bakanlığı, Yunanistan’ın bu planına “Ege ve Akdeniz gibi kapalı ya da yarı kapalı denizlerde tek taraflı tasarruflardan kaçınılması gerekmektedir. Uluslararası deniz hukuku, söz konusu denizlerde kıyıdaş devletler arasında çevre konuları dahil iş birliğini teşvik etmektedir. Bu bağlamda, ülkemizin Ege Denizi’nde bir kıyıdaş olarak Yunanistan’la iş birliğine her zaman hazır olduğunu hatırlatmak isteriz,” ifadeleriyle tepki göstermişti.
Türkiye’nin Yunanistan’ın deniz parkı ilanlarının ardından kendi deniz parklarını ilan edebileceği söylentilerine karşın, Dışişleri’nden yapılan açıklamayla Türkiye’nin yeni Deniz Koruma Alanları’nı UNESCO bünyesindeki Hükûmetlerarası Oşinografi Komisyonu’na (IOC) kaydettirilen haritaya işlendiği duyuruldu.
Ankara’nın ilan ettiği deniz koruma alanları (mavi alanlar)
Kuzey Ege ve Fethiye-Kaş arasındaki iki alan öne çıkarken Ankara’nın çevre denizlerinde başka alanlar için de koruma ilan edeceği öğrenildi. Fethiye-Kaş açıklarında ilan koruma alanı ile birlikte, Türkiye’nin Akdeniz’de koruduğu çevre alanları genişledi. Dışişleri kaynakları, deniz koruma alanları ilanının denizlerde seyrüsefer serbestisini etkilemeyeceğini belirtti.
Deniz Mekânsal Planlama Haritası’nın ‘deniz koruma alanları’ eklenmiş versiyonu
Türkiye’den “tek taraflılık” açıklaması
Atina, temmuz ayındaki ilanında biri İyon Denizi’nde ve diğeri Güney Ege’de iki farklı alanda deniz parkı duyurdu. Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, söz konusu parkların tüm Akdeniz’deki en korunan deniz alanları olacağını ifade etti.
Haritalara göre İyon Denizi’nde Mora Yarımadası’nın güneyinden Lefkada Adası’na kadar geniş bir alanda ve Ege Denizi’nin güneyinde, Milos Adası’ndan Koç Baba Adası’na kadar uzanan alanda iki deniz parkı bulunmakta.
Ankara, Yunanistan’ın adımlarını “tek taraflı” olarak nitelendirerek Atina’yı bu “tek taraflı tasarruflardan” kaçınmaya çağırdı. Dışişleri Bakanlığı, Yunanistan’ın 21 Temmuz’daki deniz parkı ilanı kararından hemen sonra yaptığı açıklamada “Ülkemizin Ege Denizi’nde bir kıyıdaş olarak Yunanistan’la iş birliğine her zaman hazır olduğunu hatırlatmak isteriz,” açıklamasında bulundu.
Dışişleri açıklamasında Türkiye’nin deniz alanlarında çevreyi korumaya dair projelerinin ilerleyen günlerde açıklanacağı duyuruldu. Türkiye’nin deniz koruma alanlarıyla ilgili bu son kararı ise söz konusu duyurudan sonra geldi.
Ankara, konuyla ilgili olarak 7 Aralık 2023’te iki ülke arasında imzalanan Dostane İlişkiler ve İyi Komşuluk Hakkında Atina Bildirgesi’ne işaret etti. Dışişleri Bakanlığı, bildirge kapsamında “sorunların uluslararası hukuk, hakkaniyet ve iyi komşuluk temelinde çözümü için samimi ve kapsamlı bir yaklaşım” çağrısında bulundu.
Sayı artabilir
Dışişleri Bakanlığı kaynakları, ilerleyen dönemde deniz koruma alanı sayısının artabileceğini belirtiyor.
Ege Denizi’nde “harita savaşları” devam ediyor
Türkiye ve Yunanistan arasında nisan ayı sonlarında da Deniz Mekânsal Planlama haritaları üzerinden bir gerilim yaşanmıştı. Atina, yayımladığı Deniz Mekânsal Planlama haritasında Türkiye ile tartışmalı münhasır ekonomik bölge alanlarını da düzenlemiş, iki ülke arasında ihtilaflı olan Meis Adası meselesi gündeme gelmişti. Ankara da cevaben bir adım atarak Ankara Üniversitesi Deniz Hukuku Ulusal Araştırma Merkezi (DEHUKAM) tarafından yapılan Deniz Mekânsal Planlama çalışmalarında sona gelindiğini duyurarak bir harita yayımlamıştı.
BUSE SÖĞÜTLÜ HABERİ | Ankara-Atina arası ‘harita’ savaşları | İki ülke de Deniz Mekânsal Planlama haritası yayımladı; Meis Adası ihtilafı devam ediyor
Dışişleri Bakanlığı, Atina’nın Deniz Mekânsal Planlama haritasını “oldubitti teşebbüsü” olarak nitelendirerek “hiçbir hukukî sonuç doğurmayacağını” savunmuştu. Buna karşılık Yunanistan Dışişleri Bakanı Yorgos Gerapetritis, Türkiye’nin konuyla ilgili pozisyonunun bilindiğinin altını çizerek “Niyetimiz Türk-Yunan diyaloğunu sürdürmektir. Hiçbir komşu ülke ile düşmanca ilişkiler peşinde değiliz,” açıklamasında bulunmuştu.